İLK BULUŞMAMIZ...  
                                

                 
 RIZA                      KAYA                                   HACI 

         
         
17 Ocak 2010-Pazar günü  ilk kez bir yemekte buluştuk.. 

Bugüne kadar neler yaptığımız değildi gündemimiz..

Hatırlayan, aklında canlandıran anlattı yaşadıklarını bir bir..




Rakılarımızı yudumlarken, yanında içli köfte ile çiğ köfteyi de unutmadık tabii ki..

Üstelik Adana ve Antep kebapları da olunca değmeyin gitsin o geceye...




Şimdillik üç askerlik arkadaşı olarak, ilk buluşmayı gerçekleştirdik...

İKİNCİ BULUŞMA

       BERATİ                       KAYA                      RIZA

Kaya ile  Rıza  İstanbul'da Anadolu Yakası, Kadıköy'de ikamet ederler.  Uzun yıllardır bir araya gelmeleri  bir türlü kısmet olmadı. 

Çoğu  zaman  telefonla görüşmelerine rağmen buluşmaya fırsat bulamadılar.  En son görüşmelerinde karar verdiler ve ne olursa olsun buluşarak şöyle etraflıca koyubir sohbet etmek için sözleştiler. Kaya, eski müzisyenlerden, klavye sanatçısı kardeşi Berati' yi de beraberinde getirdi.

Berati, tanınmış Türk Müziği sanatçısı Zeki Çetin'in Müzikhol'ünde müzisyenlik yapıyor. Aynı zamanda TRTM Müzik kanalında yayınlanan Türk Müziği programında sazheyeti ile birlikte sanatçılara eşlik ediyor, çok değerli bir müzisyen..
 
12 Şubat 2010- Çarşamba günü bir araya geldiler.Cevizli'deki  Hava Kuvvetleri Özel Eğitim Merkezi'ne gittiler.  

 Tabii,  yine Keşan Orduevi anıları anlatıldı,  bir yandan da müzik konuşuldu. 

Çünkü malum, Kaya ile Rıza askerliklerini müzisyen olarak yapmaları nedeniyle, sohbetin çoğunluğunu müzikle olan anılar oluşturdu.

Saatler ilerlemiş; Kaya, eşi Ayşıl hanımı araba ile alacağını aniden hatırlayınca bu müthiş koyu sohbete mucburen ve de mecburiyetten nokta koyup, bundan sonra fırsat buldukça sık sık  buluşmaya karar vererek vedalaştılar..

                                  *********************

ÜÇÜNCÜ BULUŞMA

Berati                Kaya                            Rıza          Hacı

SARAYBURNU ASKERİ GAZİNOSU

4.Eylül.2010-Cuma

Hepimizin bildiği gibi Hacı kardeşimiz, yaklaşık 2 yıldır İstanbul'da,

Sağlık Bakanlığı'na bağlı, İstanbul Eğitim ve Araştırma Hastanesi'nin yemek dağıtım işini üstlenmişti. Ancak, sözleşme süresi bitmesi nedeniyle artık Adana'ya dönmesi gerekiyordu.

Biz de İstanbul Boğaz'ın en güzel bir köşesinde kurulu, Sarayburnu Askeri Gazinosu'nda buluşarak yemek yedik.

Yine anılarımızı tazeledik.. Hoşça vakit geçirdik..Ve Hacı'yı uğurladık..  Ama alışkanlık yaratması nedeniyle artık bir ayağı İstanbul'da sayılır.. Zaten kendisi de, sık sık geleceğini söyledi. 

Hacı kardeşim;  suyunu içip, tozunu yutan bir daha bırakamıyor, İstanbul'un tiryakisi olup çıkıveriyor insan.. 

 

                                 ********************



CANER GÜNGÖR'LE KARŞILAŞMA

                                Caner Güngör -Solist

16.Haziran.2015-Salı

Yaklaşık 35 yıl sonra sevgili Caner ile karşılaştık. 

1975 yılında Keşan Subay  Orduevinde "Vatani Görevimizi" müzisyen olarak ifa ettiğimizi doğrulayarak; acaba "O" mu(?) gibi saplantıya takılmadan, Rıza ve Caner olduğumuzu teyit ederek, kucaklaştık..

5 dakika ile sınırladığımız ayak üstü fasl-ı muhabbetimizi, detaylı bir biçimde sürdürebilmemiz için, Caner'in arkadaşı Atilla adındaki genç bir kardeşimizin sahibi olduğu Bahariye'deki bir kafeye çöreklendik ve  Orduevi anılarımızı anlatmaya başladık. 

Ancak anıların en önemlisi ise, Caner'in Orduevi'nden sürgüne gönderildiği olaydı. Caner detaylıca konuyu anlattı.. 

Tabldot Subayı Asteğm. Mehmet   Karaıkuş ile yaşadığımız olayın basit bir noktadan nasıl büyüyerek üste hakarete dönüştüğünü, inzibat karakolunda ifadelerimizin alınışı, ardından Caner'in Meriç'teki 46. Mekanize Piyade Alayına gönderilişini anımsadık... Yaklaşık  4 saat içinde anıların yanınında müzik konusunda da söyleştik..